İcra ve İflas Hukuku
Adana İcra ve iflas hukuku ticari ilişkiler açısından son derece önem teşkil eden bir hukuk alanıdır. Sanayi devriminin gerçekleşmesiyle birlikte ticari hayat mikro ölçekli olmaktan çıkıp makro boyutlara gelmiştir. Şirketler arasındaki borç ilişkileri, kurumlar arası borç ilişkileri, resmi daireler arası borç ilişkileri gibi konular tek bir kişiyi muhattap almadığından ya da bu mevkilerde borç almış olan kişinin sonrasında değişebileceğinden icra ve iflas hukuku kişi ve kurumların yatsınamaz bir ihtiyacı niteliğindedir.
Adana icra ve iflas hukukunun sınırları 2004 sayılı Adana icra ve iflas kanununca belirlenmiştir. Aynı zamanda bu alan borçlar kanunu ile de yakından ilişkidedir.
Kişiler vermiş oldukları borcun tahsilini gerçekleştiremediği taktirde bir icra ve iflas avukatıyla görüşerek yasal süreci başlatabilirler. Kanunda zorunlu kılındığı üzere önce avukattan arabuluculuk hizmeti alınarak uzlaşma yoluna gidilir. Daha sonra icra takibi süreci başlar ve borçluya ödeme emri gönderilir. Borçlunun borcu belirlenen iş günü içerisinde ödememesi durumunda malları haczolunur ve iflas süreci başlar.
Adana icra ve iflas kanunu kişiler arası borç ve ticari ilişkileri düzenleyerek devletin ticari ilerlemesine katkıda bulunmaktadır.
İcra ve İflas Hukuku Hangi Konuları Kapsar?
Adana iflas hukukunun kapsadığı konuları ve ilgili kanun maddelerini şu şekilde sıralamak mümkündür:
- Ödeme emrine rağmen borcunu ödemeyen borçlu için haciz işlemleri ve haczin yeterli olmadığı durumda iflasına karar verilmesi durumu.
Madde 37 – İcra emrinde yazılı müddet geçtiği halde borcunu ödemiyenlerin malları haczolunur yahut borçlu iflasa tabi eşhastan olupta alacaklı isterse yetkili ticaret mahkemesince iflasına karar verilir.
- İcra dairesinin göndermiş olduğu tebligattan sonraki 7 gün içerisinde borçlunun borcu ödemediği ve teminat göstermediği durumlarda hapis cezası ile yargılanma durumu.
Madde 32 – Para borcuna veya teminat verilmesine dair olan ilam icra dairesine verilince icra memuru borçluya bir icra emri tebliğ eder. Bu emirde 24 üncü maddede yazılanlardan başka hükmolunan şeyin cinsi ve miktarı gösterilir ve nihayet yedi gün içinde ödenmesi ve bu müddet içinde borç ödenmez veya hükmolunan teminat verilmezse icra mahkemesinden veya istinaf veya temyiz yahut iadei muhakeme yolu ile ait olduğu mahkemeden icranın geri bırakılmasına dair bir karar getirilmedikçe cebri icra yapılacağı ve bu müddet içinde 74 üncü madde mucibince mal beyanında bulunması ve bulunmazsa hapis ile tazyik olunacağı, mal beyanında bulunmaz veya hakikata muhalif beyanda bulunursa hapis ile cezalandırılacağı ihtar edilir.
- Alacaklının borçluya karşı iddia ettiği borç için, borçlu olduğu iddia edilen tarafın itirazı ve konkordatı teklifinde bulunması durumu.
MADDE 155 – Borçlu iflas yoluyla takibe tabi şahıslardan olup da alacaklı isterse ödeme emrine yedi gün içinde borç ödenmediği takdirde alacaklının mahkemeye müracaatla iflas talebinde bulunabileceği ve borçlunun gerek borcu olmadığına ve gerek kendisinin iflasa tabi kimselerden bulunmadığına dair itirazı varsa bu müddet içinde dilekçe ile icra dairesine bildirmesi lüzumu ve konkordato teklif edebileceği ilave olunur.
MADDE 156 – Ödeme emrindeki müddet içinde borçlu tarafından itiraz olunmamışsa alacaklı bir dilekçe ile Ticaret Mahkemesinden iflas kararı isteyebilir. Bu dilekçeye borçlunun ödeme emrine itiraz etmediğini mübeyyin ödeme emri nüshasının raptedilmesi lazımdır. Borçlu ödeme emrine itiraz etmişse takip durur ve alacaklı bu itirazın kaldırılması ile beraber borçlunun iflasına karar verilmesini bir dilekçe ile Ticaret Mahkemesinden isteyebilir.
- Kambiyo Senetlerinden Dolayı İflas
- İlamlı ve ilamsız icra takibi süreci
- Menfi tespit davaları
- Vergi cezaları
- İflas ertelemesi
- Fatura ve kira borçları
- İhale sözleşmesi feshi
- İstihkak davası
- Doğrudan Doğruya İflas
- İcra ve iflas dairelerine yapılan şikayet ve itirazların incelenmesi
- İpotek
- Kira borcu sebebiyle tahliye işlemleri
- Borç tespiti
- İcra takibi
- Vergi hukuku
- Borç yapılandırma
- Borca ve icra takibine itirazda bulunması
- İflasa itirazda bulunulması
- Alacaklının, borçlunun itirazının kaldırılması talebi
- İflas süreci takibi
- Konkordato işlemleri
- Adi İflas Yolu İle Takip
- İdare hukuku
- Ödeme emrine karşı itirazda bulunması
- İflas eden şirketlerin satılması
Haciz İşlem Türleri Nelerdir?
Alacaklı olan kişi kesinleşmiş icra takibinden sonraki 1 yıl içerisinde haciz isteminde bulunursa haciz işlemi gerçekleşir. Haciz işleminde 5 tür yöntem vardır.
1. Kesin Haciz
İcra takibi kararından sonra alacaklının başvurusu ile gerçekleşen haciz türüdür.
2. İlave Haczi
Bazı durumlarda alacaklı birden fazla kişi olabilir. Örneğin üç tane alacaklının olduğu bir davada eğer birinci alacaklının haciz istemiyle borcunun tehsil edilmesini istemesi durumunda, ikinci ve üçüncü alacaklı borcunu tehsil edemiyorsa ilave haczi uygulanmaktadır.
3. Tamamlama Haczi
Borçlunun mallarının haczolmasına ragmen haczolunan mallar borcu karşılamaya yetmiyorsa tamamlama haczi uygulanır.
Madde 139 – Satış tutarı bütün alacakları ödemiye yetmezse icra memuru kendiliğinden yeni hacizler yaparak haczi tamamlar; ancak bu suretle haczolunan mallar üzerinde sonra gelen derecelerin evvelce koydurdukları hacizler varsa bu hacizlerin doğurduğu haklara halel gelmez. Yeniden haczedilen mallar ayrıca satış talebine hacet kalmaksızın ve mümkün olduğu kadar çabuk satılır.
4. İhtiyati Haciz
Borçlunun malını satamaması için malın üzerine konan haciz türüdür.
Madde 257 – Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.
5. Geçici Haciz
Dava sonuçlanana kadar borçluya uygulanan haciz türüdür.
İcra ve iflas kanunu hakkında detaylı bilgi için, https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuatmetin/1.3.2004.pdf bu bağlantıyı ziyaret edebilirsiniz.